Böbrek Biyopsisi

Tiroid Biyopsisi
7 Şubat 2017
Kemoembolizasyon
7 Şubat 2017

Böbrek Biyopsisi

Böbrek biyopsisi nedir?

Böbrek biyopsisi böbrek hastalıklarında tanı koyma amacıyla böbrek dokusundan parça alınma işlemidir. Genellikle iğneler ile ameliyatsız olarak, ciltten girilerek yapılmaktadır. Diğer cerrahi işlemler ile de yapılabilmektedir. Bu bölümde ameliyatsız peruktan (ciltten girilerek yapılan) böbrek biyopsisinden bahsedilecektir.

Böbrek biyopsisi ne amaçla yapılır?

Genelde var olan bir böbrek hastalığının şiddetinin, tipinin veya nedeninin belirlenmesi amacıyla yapılır. Bazen de böbrek içerişinde saptanan kitle lezyonlarının hangi tip olduğunu, kötü huylu olup olmadığını belirlemede kullanılır. Bazı böbrek kistleri ( kompleks kistler) kanser dokusundan ayırt edilemezler, bu noktada bu kompleks kistlerin iyi veya kötü huylu olup olmadıklarını anlamaya yardımcı olur.

Böbrek yetmezliği, bağ doku hastalıkları, nefrotik sendrom, nefritik sendrom, idrar ile protein kaybı gibi durumlarda tanıya yardımcı olmaktadır. Bu hastalıklarda tedavi protokollerinin belirlenmesinde de rol oynar.

Henoch-Schönlein nefriti, IgA nefropatisi gibi durumlarda, lupus hastalığında, tübülointerstisyel hastalıklarda, glomerülonefritlerde ve daha vb. birçok hastalıkta hastalığın şiddetini belirlemede kullanılabilmektedir.

Böbrek nakli olan hastalarda nakil sonrasında, hastalar tarafında böbrek kaybı, böbrek rejeksiyonu veya böbreğin atılması gibi isimlendirilen durumların belirlenmesinde yardımcıdır.

Hangi durumlarda böbrek biyopsisi yapılmaz?

Bazı böbrek kitlelerinde tanıya katkısı düşük olduğu içinbazı kişiler direkt ameliyat ile biyopsiye veya kitlenin tamamen çıkartılmasına yönlendirilebilirler.

Kanama yaratan kan hastalığı bulunan olgularda, pıhtılaşma faktörleri hastalığı bulunanlarda, ciddi hipertansiyonu bulunanlarda, böbrek enfeksiyonu bulunanlarda perkütan biyopsi uygulanmaz veya ertelenir.

Şuuru tam açık olmayan kişilerde, tek böbrekli kişilerde, doğumsal olarak böbreğinde anatomik şekil bozukluğu olanlarda biyopsi için çekinceler mevcuttur.

İşlem öncesi hazırlık nasıl yapılmalıdır?

İşlemden önce mutlaka 6 saat açlık, 2 saat susuzluk gerekmektedir. Kan sulandırıcı ilaç kullanan kişilerde ilaç kullanımı kesilmelidir. İlacınızı keserken doktorunuza başvurunuz. Her ilacın değişik şekillerde kesilmesi gerekmektedir. Hatta, bazı kan sulandırıcı ilaçlar hayati önem arz ettiklerinden direkt olarak kesilemezler, başka bir grup ilaçla değiştirilirler. Kesilecek kan sulandırıcının tipine göre en az 1 gün ile 1 hafta arasında kan sulandırıcı ilaç kesilir.

Ayrıca hastalarda işlem öncesi hemogram ve pıhtılaşma panellerine bakılarak biyopsi işlemine engel bir durumun olup olmadığı araştırılır.

Daha detaylı ön inceleme hastadan hastaya kişiselleştirilerek daha detaylı inceleme de yapılabilmektedir.

Böbrek biyopsisi sırasında ağrı duyulur mu?

Biyopsi işlemi iğne biyopsisi şeklinde yapıldığında lokal anestezi ile gerçekleştirilmektedir. Hastalar işlem sırasında ağrı duymamaktadırlar. İşlem genellikle yüzüstü yatar pozisyonda yapılmaktadır. Nadiren sırtüstü yatarak da yapılabilmektedir. İşlem boyunca hastanın bilinci açıktır, konuşabilir. Bazen biyopsi alınması sırasında 5-10 sn süreyle nefes tutulması istenebilir.

Böbrek biyopsisi sonrasında neler yapılır?

Hastalar 6-8 saat gözlem odasında takip edilirler. Genellikle hastalar aynı gün taburcu edilirler. Özel durumlarda bir günlük veya daha da uzayan yatış yapılabilmektedir.

İşlemin olası komplikasyonları nelerdir?

İşlemin komplikasyon riski mevcuttur. Bu nedenle biyopsiden alınacak yarar-zarar oranına göre karar verilmelidir. En sık görülen komplikasyon kanamadır. 3 tip kanama görülebilir. En sık kanamalar idrar toplayıcı sisteme olan kanamalardır. Bu durumda hastanın idrarında kan görülebilmektedir. Bu idrar yaparken ağrı veya idrar yapmakta zorlanmaya sebep olabilmektedir. Bu kanamalar genelde takip edilirler. İkinci kanama şekli böbrek kapsülü içerisine olan kanamalardır. Bu kanamalarda hastada herhangi bir şikayet oluşmayacağı gibi ağrı da olabilir. Bazen hipertansiyon görülebilmektedir. Bu tür kanamalarda müdahale nadiren de olsa gerekebilir. Üçüncü kanama şekli böbrek çevresine olan kanamalardır, bu durumda ağrı, tansiyon düşüklüğü, soğuk terleme vb gibi kan kaybı şikayetleri görülür. Müdehale gerekip gerekmiyeceği hastanın o anki durumuna göre karar verilmektedir.

Diğer olası bir komplikasyon ise arteriovenöz fistüldür. Bu hastalıkta biyopsiye bağlı olarak atardamar ile toplar damar arasında normalde olmaması gereken bir bağlandı gelişir. Hastalarda genelde idrar yaparken idrarda kan görülmesi ile şüphelenilir. Bu hastalarda müdehale gerekebileceği gibi bu durum kendiliğinden de kaybolabilmektedir.

 

E-Bülten Aboneliği

+1000 Abone arasına sizde katılın. Yeni yazılarımızdan haberdar olun.

Comments are closed.